Bugün; 20 Nisan 2024, Cumartesi
"Çanakkale'de yeniden dirilmeliyiz"
Tarih : 2015.03.12  19:53:28
Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbetleri’nde, “100. Yılında Çanakkale Şavaşları” gündeme geldi.

Konya Aydınlar Ocağı’nda Çanakkale Savaşları’nı anlatan tarihçi-yazar Caner Arabacı: “Ortadoğu’da ölen de öldüren de Müslüman. Ama kullanılan silah ve silahlar yabancı. Çanakkale, İslâm Birliği’yle hareket eden Hilâl’in Haç’a karşı bir zaferiydi. Günümüzde Çanakkale’den alacağımız ilhamla yeniden bir diriliş yapabilir ve İslâm Birliği oluşturabiliriz.”

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbetleri’nde, “100. Yılında Çanakkale Şavaşları” gündeme geldi. 24 Haziran 1914’de başlayıp 9 Ocak 1916’da sona eren Çanakkale Savaşları’nın pek bilinmeyen yönleriyle ilgili önemli açıklamalar yapan Tarihçi-Yazar Caner Arabacı, “Çanakkale’den çıkaracağımız tarih şuuru ve alacağımız ilhamla yeniden dirilmeliyiz” dedi.

İtilaf devletlerinin Çanakkale’den 9 Ocak 1916’dan çekilmeye başladıklarını ve Anzak’ların da arkalarında maketler bırakarak kaçtıklarını hatırlatan Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Caner Arabacı, “Çanakkale Zaferi’ni 18 Mart değil de 9 Ocak’ta anmalıyız” teklifini yaptı. Düşmanın geriye çekilirken fazla kayıp vermediğine de değinen Doç. Dr. Caner Arabacı, İngilizlerin 200 bin, Fransızların da 47 bin kaybı olduğunu belirterek Osmanlı’nın kaybının da 250 binin üzerinde olduğunu söyledi.

Tarihe biraz tarih şuuruyla yaklaşılması ve eleştirel bir bakış açısıyla bakılması gerektiğini savunan tarihçi-yazar Arabacı, İtilaf devletlerinden İngiliz donanmasının “Yenilmez Armada” (Konya tabiriyle öyle gubuzlar ki) olarak gördükleri 18’i zırhlı (büyük) 600 savaş gemisinin boğaza dayandığını belirterek “Çanakkale Boğazı’ndaki deniz savaşlarında 18 zırhlıdan 16’sı batırılıyor. Bu dönem zarfında Alman komutanlar yok” diyerek Osmanlı ordusunun en çok kaybı kara savaşlarında, Gelibolu’da oluşturulan 5. Ordu’nun başına getirilen Alman Mareşal Liman von Sanders komutasında verdiğini söyledi. Burada komutanlık hatası yapıldığını ve 3 Tümenden oluşan Mehmetçiklerin, düşman hattında bulunan makinalı tüfeklerin üzerine süngü takılıp haydi hücum emri verilerek toplu olarak ölüm hattına atıldığını ifade eden Arabacı, “Burada Sanvers hainlik sergilemiş ve ittifak devletlerin karadan asker çıkarmasına kolaylık sağlamak için yanlış sevkte bulunmuştur” yorumunu yaptı.

BARİRETSİZ ALMAN KOMUTAN SANVERS

“Çanakkale kara savaşları tam bir basiretsizlik örneğidir” diyen Arabacı, Kerevizdere ile Zığındere’de 16 bine yakın şehidin kanının oluk oluk aktığını, 1. Tümen’den sonra Sanvers’in 2. Tümen’e ve sonra da 3. Tümen’e hücum emri verdiğini kaydederek “Bu askerlik falan değil, komutanlık falan da değil.. Bir komutan ilk önce top atışlarıyla o kan kusan makinalı tüfek bataryalarını yerle bir eder ve sonra hücum emrini verir. Ama Sanders öyle yapmamış, binlerce Mehmetçiği bile bile ölüme yollamıştır. Halbuki Ezineli Çavuş, oluşturduğu 64 Mehmetçik ile sahilden çıkarma yapan 3.500 İngiliz askerini öldürerek sahil kan deryasına dönmüştü. Sanders kıyı savunmasını da yanlış planlıyor. Çanakkale Zaferine, komutanlık açısından baktığımızda, zaferdir ama Pirus Zaferi! Çanakkale’yi bir komutanlık zaferi gibi görmek biraz zor!” dedi.

Çanakkale’de 70 bin ortaokul, 10 bin de medrese (üniversite) talebesinin şehit olduğunu ve Konya Lisesi’nin 3 yıl mezuniyet vermediğini, 13-14 yaşlarında çocuk askerlerin de Çanakkale’de olduğunu kaydeden Arabacı, şunlari ifade etti: “Anzak kaynaklarına göre Çanakkale’de, kadın keskin nişancıların da savaştıklarını öğreniyoruz. Ele geçirdikleri bir Müslüman kadın keskin nişancının vücudundan 52 kurşun çıkartarak âdeta elemişler.”

ÇANAKKALE’DE TARİH SUURU GELİŞTİRMELİYİZ

İngiliz’lerin, Avustralya’dan 20 bin Anzak askeri toplamak için 2 Afganlı deveciyi öldürüp ellerine silahları tutuşturup yanlarına da bir Türk bayrağı asıp, “İşte sizin dede ve babalarınızı katleden ve Hristiyanlığa saldıran canavarlar bunlar” şeklinde Osmanlı askerlerinin kötülenerek provokasyon yapılmak suretiyle vaad edilen 20 bin asker sayısının kısa sürede 400 bin rakamına çıktığını hatırlatan Arabacı, “Çanakkale Zaferi’ni müthiş bir şekilde tarih şuuru uyandırma olarak değerlendirilebilir. Biz Çanakkale’yi bir tarih şuuru, bir diriliş ve bir milli coşku olarak geliştiremedik. Ama Anzaklar ve İngilizler bunu yaptı” dedi.

İngilizler bu şuuru oluşturmak için sömürgeleştirdikleri her coğrafyada “O Türkler var ya onların kanlarını kara çanakların içine dolduracağız. Merkezlerine (Dersaadet) girerek hilafeti ortadan kaldıracağı” şeklinde propoganda yaptıklarını ve 1908’de kurdukları sömürge ağı ile saadet zincirlerini devam ettirmek için devamlı hilafetin kaldırılmasını istediklerini anlatan tarihçi Arabacı, İngilizlerin akıl hocası olan Arnold Toybee’nin “Biz Viyana kuşatmasının rövanşını 230 küsur sene sonra Çanakkale’ye saldırarak aldık” sözünü hatırlatarak İngiliz tarihçilerin “Biz Türklerin çiçeğini (gençliğini) yedik” sözlerine dikkati çekerek şu ifadelere yer verdi: “Çanakkale bir komutanlık tarihi değil, halk ve millet tarihidir. Mehmetçik, halk ve millet açısından bakıldığında Çanakkale, milli bir ruhun, milli bir uyanış ile şuurlanmanın adıdır. Bu yüksek ruhu, Cumhuriyet döneminde ilimde, sanatta, kültürde, kalkınmada ve sanayide daha da yüceltmek gerekirdi. Düşünebiliyor musunuz asker, kendi cenaze namazını kendisi kılıyor. Çanakkale Mahşeri’ndeki askerin dini, milli ve tarih şuuru çok yüksek. Bakın size 1915 Harp Mecmuası’ndan bir misal vermek isterim. Bir ana, trendeki oğlunu son defa görmek ister. Komutana oğlum Hasan’ı bana çağırırmısınız der. Komutan bağırır ve trenden boylu poslu bir delikanlı iner. Ana oğul arasındaki konuşmaya komutan muttali olur. Ananın oğlu Hasan’a; “Oğlum, yiğidim benim. Köyümüzün geriye kalan tek erkeği olarak bizler seni, Ezan dinmeyesin ve Bayrak inmeyesin diye köyümüzün son kalan erkeği olarak hadi var git o zaman” sözlerini duyuyor.

“İSLAM BİRLİĞİ OLUŞTURULABİLİR”

Şimdi zaferlerle övünüp, yenilgilerle yerinmek boş. Biz Çanakkale Zaferi’ni tarih şuuruna dönüştürüp her alanda bir diriliş gerçekleştirebilir miyiz? Çanakkale’de şer birliği vardı. Çanakkale’de sion birliği vardı, 60 katırdan oluşan ve daha sonra bu birlik İsrail devletinin nüvesini oluşturacaktır. Filistin Cephesi’nde 5 bin Yahudi, İngiliz askeri elbiseleri içerisinde bize karşı savaştı. Ortadoğu’da şimdi ölen de öldüren de Müslüman. Ama kullanılan silah ve silahlar yabancı. Çanakkale, İslâm Birliği olan Hilâl’in Haç’a karşı bir birlikteliğiydi. Günümüzde Çanakkale’den alacağımız ilhamla yeniden bir İslâm Birliği oluşturabiliriz.”

Bu haber toplam 686 defa okunmuştur
Haberi Paylaş :
KÜLTÜR-SANAT

YAZARLAR
HAVA DURUMU

NAMAZ VAKİTLERİ


EN ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK
ANKET
Yeni Arayüzümüzü Beğendiniz mi ?
Evet
Hayır
  
FOTO GALERİ
VİDEOLAR
Copyright © Doğruses - Konya haberleri   |
|
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım : Genç Online Türkiye'nin En iyi 1 oyunlar1 sitesi