Bugün; 20 Nisan 2024, Cumartesi
"Emir Timur, sünni Müslümandı"
Tarih : 2015.08.20  00:14:35
Aydınlar Ocağı’nda Emir Timur’un Hindistan Seferi’ni anlatan tarihçi Hakan Kuyumcu, “Sünni bir Müslüman olan Emir Timur, Hindistan seferini kâfirlere karşı cihat amacıyla düzenledi” dedi.

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbetleri’nde “Emir Timur’un Hindistan Seferi” gündeme geldi. Konuşmacı Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Urdu Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Kuyumcu, 8 Nisan 1336 tarihinde Türkistan’ın Keş şehrinde doğan Emir Timur’un sünni Müslüman ve İslâm’ın yolundan ayrılmadan gayret gösteren Barlas Türklerinden bir hükümdar olduğunu söyledi. Timur’un Türkçe, Moğolca ve Farsça olmak üzere üç dil bildiğini ve halk arasında haber toplayan görevlilerinden ayrı olarak diğer ülkelerde casusları bulunduğunu ve savaş hazırlıklarına başlarken bu bilgilerden son derece faydalanarak akıl almaz savaş taktiklerine başvurduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Hakan Kuyumcu,  Timur’un oku bir yüzüğün deliğinden geçirebilecek kadar büyük savaşçı bir emir olduğunu da ifade etti.

Konya Halk Kütüphanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen tarih sohbetinde, Emir Timur ve Hindistan ile ilgili önemli bilgiler de veren Yrd. Doç. Dr. Kuyumcu, Hindistan’dan yeni geldiğini belirterek 1 milyar 200 milyon nüfusa sahip Hindistan’da 240 milyon Müslümanın virâne durumunda olan eski Delhi’de yaşadıklarını söyledi. Türk-Müslüman devletlerinin yüzyıllar süren Hindistan hâkimiyetinin ilk kıvılcımlarını Timur’un başlattığını ve Emir Timur’un, cihad yapacağını ilan ederek 1398 yılının Mart ayında Hindistan Seferi için harekete geçtiğini belirten tarihçi Hakan Kuyumcu, KAbil bölgesini ele geçirdikten sonra Pencab bölgesi ile Sind ırmağını geçip Hindistan’ın ünlü Batnir kalesini de zapt ederek Delhi’ye ulaştığını, fakat bu seferin o kadar kolay olmadığını söyledi. Kuyumcu, Timur’un Hindistan seferinin “Zenginliği ele geçirmek, Kâfirlere karşı cihâd başlatmak ve İslâm’ı oradaki Hint kavmine anlatmak” şeklinde üç esas üzerine oturduğunu ifade etti. Hindistan’da o dönemde 17 adet altın ve gümüş madenleri ile çok sayıda diğer kıymetli madenlerin bulunduğuna ve Hint dokumalarının değerine işaret eden Kuyumcu, seferden önce, karşılaşabilecek güçlükler ve zorlukların da ele alındığını ve bütün bunların ön görülerek harekete geçildiğine işaret etti. 

 TİMUR, FİL ORDUSUNU DARMADAĞIN ETTİ

2 Aralık 1398 yılında kuzey Hindistan’ı tamamen ele geçiren ve Delhi’ye, küçük kaleleri de alarak 30 km. yaklaşan Emir Timur’un, önüne tek engel olarak Fil ordusunun çıktığını belirten Kuyumcu, “Emir Timur, ayakları zincirlerle birbirine bağlı olan bu Fil engelini bir türlü aşamaz. Sonunda uçlerinde üçgen yıldızların bulunduğu demir çubuklar yaptırarak bunları yollara döşer. Filler harekete geçtiğinde geri kaçma taktiği uygular ve fillerin üzerinde bulunan Hint savaşçıları inerek kovalamaya başlayınca yıldızların üzerine basarak büyük bir yenilgiye uğrarlar. Filler de acıyla korkuya kapılarak geriye dönünce Hint askerlerini ezerler. Bir diğer savaş taktiği de, ateşten son derece korkan fillerin üzerine, içleri yağ dolu kamışların yakılmak suretiyle develerin salınmasıyla fillerin korkutulmaları sağlanmıştır” dedi.  Her biri 1000 atlıdan oluşan 99 alay ile Delhi’ye giren Timur’un askerlerine, üç gün boyunca şehri yağmalattığını ve Müslüman mahalleleri cami ve medreseler hariç her tarafı yakıp yıkıp taş üstünde taş bırakmadığını ve 1 askere 100-200 esir düştüğünü kaydeden Kuyumcu,  bütün Budist tapınaklarını ve Hinduların yaşadığı yerleri yok ederek birçok fil ve ganimetle birlikte 29 Nisan 1399 tarihinde ülkesinin başkenti Semerkand’a geri döndüğünü anlattı.

Timur’un Hindistan seferinden sonra Türk hükümdarlarının Hindistan’a gelerek yerleşmeyi başardıklarını ve kuzey Hindistan’da yüzyıllar süren Müslüman-Türk hâkimiyetinin de böylece gerçekleştiğini belirten Kuyumcu, Timur ‘un, fil ve kaplanları iyi bir şekilde eğiterek ve yanına da pek çok sanatkâr ve zanaatkârı da alarak Semerkant’a döndüğünü ve Ankara savaşında da “dönemin tankları” olan bu filleri kullandığını sözlerine ekledi.

TİMUR, CİHAD AMACIYLA SEFERE ÇIKARDI

Emir Timur’un şahsiyeti hakkında da bilgiler veren tarihçi Kuyumcu, “Allah dostları âlimler ile devamlı irtibat halinde olan ve her işinde onlarla istişare eden Timur, bunların hayır duaları bana zaferler kazandırdı, demektedir. Girdiği hiçbir ülkede de âlim ve şeyhlerin incitilmesine müsaade etmemiş, gerek barış zamanında gerek savaş zamanında ünlü komutanların hayatlarını ve bunların seferlerini okumayı alışkanlık haline getirmişti. Şam'da ünlü tarihçi İbn-i Haldun ile yaptığı görüşmeler sırasında sahip olduğu tarih bilgisi ile İbn-i Haldun'u bile şaşırtmıştır” şeklinde konuştu.

Hakan Kuyumcu, 18 Şubat 1405 tarihinde vefat eden Timur’un mezarının Kazakistan’da olduğunu ve seferlerini kâfirlere karşı cihat amacıyla düzenlediğini ve Hindistan seferini de kâfirleri oradan kazımak amacıyla gerçekleştirdiğini kaydetti.

Bu haber toplam 1011 defa okunmuştur
Haberi Paylaş :
KÜLTÜR-SANAT

YAZARLAR
HAVA DURUMU

NAMAZ VAKİTLERİ


EN ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK
ANKET
Yeni Arayüzümüzü Beğendiniz mi ?
Evet
Hayır
  
FOTO GALERİ
VİDEOLAR
Copyright © Doğruses - Konya haberleri   |
|
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım : Genç Online Türkiye'nin En iyi 1 oyunlar1 sitesi