kazim_ozturk2016@mynet.com

Bolu Belediyesi, Konyalı yazarları İkinci günde de,  Misafirperverliğini en üst seviyede göstermeye devam etti. İlk günün güzellikleri, karşısında yorgunlumuzu unuttuk.

Göynük dönüşünde Çubuk gölüne doğru yöneldik. Küçük bir göl. 8 adet yel değirmeni mevcut. Hiç birisi faal değil. Gerçekten, yel değirmenlerinin çalışabileceği yerler. Rüzgar çok. Gönül isterdi ki bir tanesi örnek olarak kalsın ve gelenlere gösterme şansı olsun. Gençlerimiz, yel değirmenlerini kitaplardan ve resimlerden öğrenmesin, bizzat yaşayarak, görerek bilsin. Diğer değirmenler de, gelen ziyaretçilere çeşitli ikramların sunulabileceği mekanlar haline getirilsin.

İkinci gün ilk uğrak yerimiz yedi Göller oldu. Yedi göller, Bolu’ya 42 km uzaklıkta bir tatil yeri. Yollar hem virajlı, hem de rampası çok. İki otobüsün yanyana geçmesi mümkün değil. Tur şirketleri bu yüzden burayı programlarına almıyorlar. Halbuki Bolu’ya gelen herkesin mutlaka yedi Gölleri görmesi, burada birkaç gün çadır kurup, çeşitli ağaçlarla süslü ormanın arasında tatil yapması şarttır. Hayatın dağdağasından, çalışmanın stresinden böyle kurtulma şansı olur.

Yedi Göller, Milli park ilan edilmiş, Bolu’nun tabiat harikalarındandır. Genellikle Ihlamur, Karaağaç, Kavak, Kayın, Köknar, Gürgen, Meşe, Kızılağaç, Akça ağaç, Sarı ve kara çam bulunmaktadır. Yabani hayvanlardan; Ayı, Yaban Domuzu, Kurt, Tilki, Geyik, Sansar, Tavşan, Yabani ördeğe rastlamak mümkün. Yedi Göller; zengin flora ve fauna özellikleri nedeniyle çok güzel bir piknik, yürüyüş ve kamp yeridir.

Yedi Göllere devam ederken, Kapankaya mevkiinde Seyir terasından yedi gölleri kuş bakışı seyrettik. Yukarıya çıkış biraz zahmetli de olsa çıkmaya ve yukarıdan gölleri ve tabiatın güzelliklerini seyretmenin doyumsuz bir tadı vardı.

Yedi Göllerin isimlerini merak ettik. Mimmandarımız sevgili Muzaffer Yıldırım, usanmadan, bıkmadan her birimizin sorularına sabırla cevap verme zahmetine girdi. Göllerin isimlerini, unutmayalım, tekrar tekrar sormayalım diye not aldım; ilk göllerin adı; 1.Nazlı Göl,  2.İnce Göl, 3. Sazlı Göl, 4. Derin Göl, 5. Büyük Göl, 6. Serin göl, 7. Kuru Göl.

İnce Göl ile Sazlı Göl, adeta yeşile bürünmüş. Sanırsınız ki üzerine yeşil bir halı serilmiş. Asıl görülmeye, resim çektirmeye elverişli olan göl Büyük Göl.

Baş döndüren bol oksijenin olduğu yedi göllerde gezintimize devam ediyoruz. Biraz aşağıda Dilek Çeşmesi mevcut. Yanında çağlayan; kulağa ve gönle hoş gelen su sesiyle insanı mest ediyor. Dilek çeşmesinin suyu çok soğuk. Buraya gelenler dilek tutarlarmış.

Yedi Göllerdeki yolculuğumuzu bitirip, Gölcük yönüne doğru yola revan olduk. Gölcük, Bolu’nun 13 Km. güneyinde suni olarak yapılmıştır. Etrafı; Çam ve Köknar ağaçlarıyla kaplıdır. Gölcük; kışın kar altındaki görüntüsü muhteşemdir. Göl kenarında, Orman bakanlığına ait şirin bir misafirhane ve kır gazinosu ve dört mevsim açık olan lokantası vardır.

Öğle yemeğimizi Gölcük’te yedikten sonra İkindi namazlarımızı camide kılıp, Konya’ya gelmek üzere yola koyulduk. Belediye Başkan Yardımcısı, otobüste Belediye hizmetlerinden kısa da olsa söz etti. Fakat bizim dikkatimizi, “Bebek Meyve Ormanı” çekti. Orayı görmek için yolumuzu bebek Meyve ormanına çevirdik. Her doğan çocuk için bir meyve fidanı dikiliyor ve üstüne de bebeğin adı yazılıyor. Bebek büyüdükçe bu ağaçlar da büyüyecek ve ilerde güzel bir orman olacak. Yeşil Bolu, bir kat daha yeşile bürünecek.

Teşekkürler Bolu, teşekkürler Bolu Belediyesi, Polis evi yetkilileri, Konyalı Yazarlara eksiksiz misafir severlik örneği gösterdiğiniz için en derin sevgi ve muhabbetlerimizi sunarız.

Yazımı Bolu ile ilgili bir şiirimle bitirmek istiyorum:

Bolu

Toprak aradım, yeşili buldum,

Rengarenk çiçekleri aşılı buldum.

Bal aradım; kovan yeşil, petek yeşil,

Dağ aradım; tepe yeşil, etek yeşil.

Yeşiller içinde bir Bolu gördüm,

Bolu’yu yeşillerle dolu gördüm.

Otları sararmaya vakit bulamaz,

Suları yeşillenir akma bilemez.

İnsanları yeşille hemhal olur,

Ağacı, taşı yosunla bir hal olur.

Yeşiller içinde bir Bolu gördüm,

Bolu’yu yeşillerle dolu gördüm.

İnsanı mutlu, hayvanı mutlu,

Yeşiller içinde herkes umutlu.

Dağı, taşı, suları kutlu,

Deresi, tepesi her şeyi mutlu.

Yeşiller içinde bir Bolu gördüm,

Bolu’yu yeşillerle dolu gördüm.

Kazım Öztürk