Bugün; 18 Nisan 2024, Perşembe
Kazım Öztürk
Metni küçült
Kazım Öztürk
ÖZTÜRKÇE
Küresel mücadele
Tarih : 2018.04.13  15:02:05

kazim_ozturk2016@mynet.com

Artık, o eski, göğüs göğüse savaşlar, füze, bomba atma, uçaklarla saldırma… savaşları yerini dijital savaşlara bıraktı. Bugün yapılanların hiç biri petrol savaşı değil, dijital savaştır. Dünyada, küresel savaş devreye girmiştir.

Herkesin merak ettiği ve soluksuz dinlediği bir güzel konferans daha tertip etti AYDINLAR OCAĞI!

Dijital veri dünyasındaki küresel mücadeleyi ele alan Endüstri Mühendisi Paşa Yaşar, “Dünyadaki dijital veri ekonomisinin değeri 10 trilyon dolardır. 2025’de petrol ekonomisinin en az 10 katı büyüklüğünde ve merkezi yapıda bir dijital ekonomi oluşturulacak.”

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Dijital Dünyadaki Veriler ve Küresel Mücadele” konuşuldu. Endüstri Mühendisi Paşa Yaşar, 10 trilyon dolarlık dev bir sermayeye sahip dijital ekonomi, 2025’de petrole dayalı ekonomiyi tahtından edececeğini söyledi.

Paşa Yaşar, şu ilginç ifadeleri kullandı;

“Önce bilgisayarlar ve sonra 1990’lerde internet devreye sokuldu. 2000’li yıllarda internet daha kullanılabilir bir hale gelerek yaygınlaştırılması için çaba sarfedildi, bununla birlikte yeni oluşan yapıda “Bu verinin sahibi kim? Bilgiyi üretenler mi, bilgiyi transfer edenler mi yoksa bu bilginin üretilmesine aracılık eden teknolojilerin midir?” sorusu gündeme geldi. Kişilerin internette dolaşan verilerini korumak ve kişileri güvenceye almak için bir kanun hazırlandı fakat 1995’de çıkması gereken bu kanun ancak 2016’da çıktı. 

Bilgisayarlardaki bilgiler “açık veri” olarak tüm dünyaya açıldı ve arama motorları bütün bu bilgileri alabilmekte. 2004 yıllarında Çin ve Rusya gibi ülkeler bundan son derece endişe duymakta ve şahıslar ile şirketler bilgilerinin başka yerlere gitmesini istememektedir.

 “Tunus’ta 2005’de tüm ülke başbakanları ile üst düzey yöneticilerin katıldığı “Bilgi Toplumu” zirvesi yapıldı. O toplantıda bu veriyi her ülkenin kendisi tutmalı mıdır, tutmamalı mıdır diye önemli bir konu da tartışılmıştı. Amerikalılar, internet veri transferinin yapılamayacağını belirtti.

Dijital şirketler kendi bünyelerinde kurdukları vakıflar sayesinde açık verinin dünya üzerinde bir ekonomi oluşturmasını sağlayacak mekanizmalar kurulmuştur.

“2Pedia var. Bu 2 Pedia Google’nin yapay zekâyı uygulayabilmesi için ihtiyaç duyduğu kelime sözlüğünü oluşturmakla görevli bir vakıf. Yıllık bütçesi 100 milyon dolar. Şu ana kadar 1 milyar dolar harcamış. Bu vakıf dünyadaki bütün dillerdeki kelimeleri bir ansiklopediye dönüştürüyor. Google bu ansiklopediyi kullanıyor. Dünyadaki her kelimeyi anlam ve dil bilimiyle birlikte tanıyor. Türkiye’de çalıştırdığı uzman sayısı 70.

Google toplam 1 milyon m2 veri merkeziyle çalışıyor. Buradaki işlemci gücü ona her yıl 16 milyar dolar elektrik harcamasını gerektiriyor. Şu durumda 160 petalotluk bir bilgisayar sistemini dünyadaki insanlara kurdurdular. Esas büyük çiftlikler buralarda aslında.”

TÜM BİLGİLER AMERİKA’DA TOPLANIYOR

Verilerin tamamı Amerika’da toplanmıştır ve dünyada üretilmiş tüm bilginin bir kopyası da Amerika’dadır. Dijital veri ekonomisini yöneten firmaların ticari birikimi 10 trilyon dolar.

 “Dünyayı yönetecek güçte bir mekanizma var. Petrol ekonomisi nasıl 1960’larda devreye girdiyse, dijital ekonominin 2025’de normal konvansiyon ekonominin önüne geçeceğini söylüyorlar. Yâni Google’nın iddiasına göre, dünyada yaşayan her insan ayda 30 dolarını dijital ekonomiye veri olarak ödeyecek. Dünya nüfusunun 8 milyar olduğunu düşünürsek 240 milyar dolarlık bir ticari hacim oluşturacaklar. Petrol ekonomisinin en az 10 kat büyüklüğünde ve merkezi yapıda bir ekonomi oluşturacaklar. Bu dijital ekonomiyi ülkelerle paylaşmayacaklar.”

Dev boyutlara ulaşan bu küresel ekonomik gelişmelere yönelik ülkelerin geliştirdikleri stratejiler ve birbirleriyle yaptıkları dijital güç mücadelesinde Amerika’dan sonra Almanya, Rusya, Çin, Güney Kore ve Japonya’yı örnek göstererek yazılıma, yapay zekâ ile robotik teknolojisine ağırlık veriyorlar ve 90 ülkede olduğu gibi Türkiye’de de en büyük bilgisayar şirketini Almanların kurduğu şirket var. 

Google, Facebook, Twitter, Whatsapp, Linkedın ayrı ayrı stratejiler üzerine kurulu şirketlerdir. Her biri veri toplamada ayrı fonksiyona sahiptir.” Diyerek konuşmasını tamamladı.

 

Bu makale toplam 172 defa okunmuştur
Makaleyi Paylaş :
Yazarın Diğer Yazıları
Yazarın Tüm Yazıları

YAZARLAR
HAVA DURUMU

NAMAZ VAKİTLERİ


EN ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK
ANKET
Yeni Arayüzümüzü Beğendiniz mi ?
Evet
Hayır
  
FOTO GALERİ
VİDEOLAR
Copyright © Doğruses - Konya haberleri   |
|
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım : Genç Online Türkiye'nin En iyi 1 oyunlar1 sitesi