2015 yılında 13. Kitabım; “MUHAMMEDÜ’L EMİN HZ. PEYGAMBERİN EVRENSEL MESAJLARI”   Nüve Kültür Merkezi tarafından yayımlandı. Allah’a ne kadar şükretsem az.

Mevlidi Nebi haftası sebebiyle bu çalışmamdan bazı bölümleri siz değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum.

Şeyh Galip şöyle diyor;

“Sen, Ahmed ü Mahmud u Muhammed’sin Efendim

Hak’tan bize Sultan-ı Müeyyedsin Efendim!”

Necip Fazıl merhum;

“Müjdecim, kurtarıcım, Efendim Peygamberim,

Sana uymayan ölçü, hayat olsa teperim!”

Diye sesleniyor.

Allah’ımız; “peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de yasak ettiyse ondan vaz geçin” (Haşr/ 7) buyurur.

Allah, resulüne tüm gerçekleri anlatan Kur’anı vahyetmiştir. Kur’anın anlattığı da İSLAM’DIR.

Hz. Peygamber, islam davetini yalnızca Arabistan yarımadası ve Arap kavimleriyle sınırlı tutmamış, dünyanın dört bucağına ulaştırmaya çalışmıştır.

Sevgili peygamberimiz, sosyal olaylara ilgisiz kalmamış, her insanın derdiyle ilgilenmiş, bir kenara çekilip, gelene gidene el öptürmemeiş, ayaklarını yıkatmamıştır. Tevhit inancına aykırı durumlarda asla taviz vermemeiş, en yakını bile olsa tepki göstermiş ve her türlü mücadeleyi yapmıştır.

Peygamberimizi sevdiren, dünyaya tanıtan, bütün insanların istisnasız saygı duyduğu özelliği; evrensel ilkeleri benimsemesi, kainatın peygamberi oluşu, güzel ahlakı tamamlamak için gelişi, dünyada barışı ikmae edişi, “yaratılanı hoş gördük, yaratandan ötürü” anlayışının sahibi olmasındandır.

Sevgililer sevgilisi Hz. Peygamber efendimiz şu evrensel mesajları bizlere emanet etmiş, bunlara sıkı sarıldığımız, hayatıma rehber yaptığımız zaman hiçbir sıkıntıya girmeyeceğimizi beyinlerimize adeta çakmıştır;

Şöyle dua ederdi;

“Allah’ım! Doğu ile Batı arasını birbirinden uzaklaştırdığın gibi, beni de hatalarımdan uzaklaştır”

“Allah’ım! Senden, hidayet ve doğruluk isterim”

“Allah’ım! Senden; yararlı bilgi, hoş rızık, kabul edilmiş amel isterim”

 “Allah’ım! Âcizlikten, tembellikten, korkaklıktan, ihtiyarlıktan ve cimrilikten sana sığınırım. Kabir azabından sana sığınırım. Hayatın ve ölümün fitnesinden sana sığınırım”

“Allah’ım! Yaratılışımı güzel takdir ettiğin gibi, ahlakımı da güzel eyle”.

Sevgili peygamberimizin hayatı ölçülüydü. Daima ölçülü olmayı tavsiye ederdi.

Şu ifadeleri, her birimize kılavuzluk yapmalı;

“Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle haşrolursunuz”,

“Kolaylaştırın zorlaştırmayın, müjdeleyin nefret ettirmeyin”,

Müslümanın, işinde daima kararlı, sabırlı ve azimkar olması gerektiğini söylerdi. Hayatına baktığmız zaman O’nun, son derece sabırlı, kararlı ve işinin takipçisi olduğunu görüyoruz….

Mevlid-i Nebi haftalarında değil, kandil gün ve gecelerinde hiç değil, aklımıza gelince, sıkıntıya düştüğümüz zaman dilimlerinde O’nu hatırlayıp gözyaşı dökmek, peygamber sevgisi değildir. Yaşadığımız süre içinde, Peygamberimizin mesajlarını kendimize mal etmeye, bu mesajlar istikametinde hareket etmeye gayret etmek hepimizin en önemli görevidir. Hatta ibadettir.   

Mevlid-i Nebi haftamız mübarek olsun.