Dün gün 18 Mart idi. Türk'ün; mücadele azmi, iman gücü, kararlılığı, sabrı, vatana sadakati, ölümü; "ŞEB-İ ARUS" olarak yaşadığı Çanakkle'yi "GEÇİLMEZ" kılan ruhun yıl dönümü! Yalnızca; “18 Mart” diyerek geçiştiremeyiz. Bu duyguda çok şeyler gizli. 

Çanakkale ruhu, asıl olarak; İman ruhu, Kur'an şuuru, Allah'a sadakatin ete kemiğe bürünmüş hali. Çanakkale ruhunda; Hz. Nuh'un, Dermesil'e karşı iman gücünü, Hz. İbrahim'in Nemrut'a meydan okuyuşunu, Hz. Musa'nın, Firavuna dünyayı dar etmesi, Hz. Peygamberin; Bedir'de, Uhut'ta, Hendek'te ve tüm mücadelelerdeki İman ve küfür savaşının başarısıdır. Eğer bu şuur olmasaydı, Seyit çavuş, 250 kiloluk mermiyi topun ağzına verebilir miydi?  Eğer bu şuurdan mahrum olunsaydı, “ÇANAKKALE GEÇİLMEZ” anlayışına hakim olabilir miydik? İslamî ruhtan mahrum olanlar, başarıyı yakalayamaz.

Çanakkale ruhunda; Allah dostlarının, Anadolu irfanının, Anadolu’yu “TÜRKLEŞTİREN- İSLAMLAŞTIRAN” Horasan erenlerinin, Bacıyan-ı Rum, Gazıyan-ı Rum, Abdalan-ı Rum’daki “CİHAT RUHU”nun rüzgarı vardır.

Eyüp Sultan, Hz. Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Seyyid Harun Veli, Hacı Bayram-ı Veli, Ladikli Hacı Ahmet Ağa…  ve diğer Horasan Erenleri Dervişlerin, Anadolu irfanının oluşmasında rolü vardır.

Anadolu irfanının (İslam İrfanı) tohumları, Hz.Peygamber (s.)’in 628 yılında Heraclius’a gönderdiği mektupla atılmıştır.

Hz. Peygamber (s.)’in İstanbul’un fethedileceğine dair müjdesi, Anadolu’nun fethi hareketlerinde itici güç olmuştur.

Anadolu irfanının hamuru; İ’lâ-yı Kelîmetullah ile cihat ruhuyla yoğrulmuştur.

Daha bitmedi; girilen bütün kavgalarda, yapılan tüm cihatlarda Müslümanlara giydirilmek istenen zillet urbasını, haçlıların değirmenine su taşımamayı, zalimlere, müşriklere, kafirlere, Allah düşmanlarına karşı dik duruşu ve yılmamayı anlatan bir ruhtur.

Hala bitmedi ve bitmeyecek. Kıyamet sabahına kadar devam edecek bu ruh. Necil Fazıl üstadın Sakarya Türküsünde dediği gibi; "Benimse alın yazım yokuşlarda susamak" bu milleti yokuşlarda belki susattılar ama esaret halkası takamadılar, takamayacaklar.

Anadolu İrfanı

Horasan’dan gelen mana erleri,

Gönül fethediyor ezelden beri,

Her zaman hicrette her an ileri,

Işık yakar Anadolu irfanı! 

Yurdun her yerinde imzaları var,

Edebe erkana adanmış canlar,

Dünyaya barış getirecek onlar,

Coşkun akar Anadolu İrfanı!

Evrenin mihveri kainat özü,

Hayatın anlamı Allah’ın sözü,

Kaderin cilvesi alında yazı,

İçe bakar Anadolu İrfanı!

Asırlardır akar İslam’ın arkı,

Edeple bilinir insanın farkı,

Susmayan türküdür dinmeyen şarkı,

Mana eker Anadolu İrfanı!

Mana ikliminin nefhası onlar,

İstikamet veren levhası onlar,

Karanlık ruhların me’vası onlar,

Zikir çeker Anadolu İrfanı!

"Merhaba" Demem!

Ülkeme durmadan ambargo koyan,

Hiç bir haine ben, "merhaba" demem!

Sahte inançlarla vatanı soyan,

Hiç bir haine ben: "Merhaba" demem!

Haklı davamıza, "katliam" diyen,

Soysuz olanların peşinden giden,

Aklını satarak, ahmaklık eden,

Mankurt tiplere ben: "Merhaba" demem!

Değer yargısına yan gözle bakan,

Cennet vatanıma çelmeler takan,

Anadolu’muza terörü sokan,

Hiç bir alçağa ben: "Merhaba" demem!

Allah’la aldatan, sahtekârlara,

Satılık beyine, hilekârlara,

Maskeli yüzlere, riyakarlara,

Ömrüm boyunca ben: "Merhaba" demem!

Kitaba Sünnete, kafalar tutan,

Haklıya saldıran, tafralar satan,

Kanımızı içen, haramlar yutan,

Haramzadelere: "Merhaba" demem!