Bugün; 20 Nisan 2024, Cumartesi
Mustafa Balkan
Metni küçült
Mustafa Balkan
Bizi Düşündürenler..
Surda bir gedik daha açıldı
Tarih : 2015.12.22  16:38:26

m.balkan42@hotmail.com 

Abdurrahman Öksüz Hocamı, zevkle dinlediğim vaazlarından ve bir de Konya’da yapılan ve aksatmadan izleyen Gözyaşı Geceleri’nde tanıdım.

Abdurrahman Öksüz Hocam, sosyal medya hesabından paylaştığı şu güzel, güzel olduğu kadar da kulaklarımıza küpe olabilecek bir Hâdis-i Şerif’i istifadelerinize sunuyorum:

“Allah bu Ümmetten bir Âlimi alırsa, bu İslâm'da açılan bir gedik olur ve kıyâmete kadar onun boşluğu kapanmaz.”

Şimdi Konya, “Öksüz” kaldı yâ.. Evliyâ ve Enbiyâlar diyârı olan bu Aziz şehirde bir İslâm âlimi daha bu belde-i mahyyere’den göçüp gitti yâ.. Konya’yı koruyan manevi surlarda bir gedik daha açıldı… Bu aziz belde ne Hacıveyiszâde Mustafa Hoca Efendi’nin, ne büyük Mücahid Lâdikli Ahmed Ağa’nın, Ne Hulusi Baybal Hoca’nın ne de Tahir Hoca Efendi’nin yerleri doldurulamadı.. Bu aziz şehrin Manevî hayatını mamur eden âlimlerimizin boşluğu ve surlarda acıkan gedikler nasıl doldurulacak… Bu boşlukları kapatacak âlimleri, mütefekkirleri ve mutasavvıfları yetiştiremeyen bir şehir, bir ülke ve koskoca İslâm ve Türk dünyasının içine düştüğü hercümerç durumundan bizleri kim, kimler ve hangi manevi büyükler kurtaracak dersiniz..

Elbette yeise düşmüş ve ümitsiz de değiliz.. Lâkin, asrın idrakine İslâm’ı anlatacak mütefekkir, mutasavvıf ve Alp-Eren dervişlere olan ihtiyacımız her dönem artarak büyüyor.

Siz kıymetli okurlarımıza Abdurrahman Öksüz Hoca’yı nasıl anlatsam… Vaazına başlamadan önce kendisini dinlemeye gelen cemaate faydalı duaları sesli olarak okutan ve bugün hicri olarak dünyaya teşriflerinin sene-i devriyesini kutladığımız şu mübarek ve kutlu günde; Peygamber Efendimiz (selât ve selâm ona olsun)’in biricik kerimesi Hz. Fatıma’ya tavsiye ettiği şu duayı okurdu:

“Yâ Evvelil Evvelin, Ve Ya Ahiril Ahiriyn, Veya Zülkuvvetil Metin, Ve Ya Rahmanil Müstahsiyn, Ve Ya Hüve Erhamer Rahimiyn” derdi.

Sonra Mü’minler için şu istğfar duasını okur ve cemaate de tekrarlattırırdı:

“Allahümmağfirli veli valideyye velilmü’minine vel mü’minât, vel müslimîne vel müslimat, el ahyâi minhüm vel emvât, birahmetike yâ erhamerrâhimin.”

Sonra da sıkıntıların def’i için Peygamber Efendimize selât ve selâm getirdikten sonra kendisini dinlemeye gelenlere üç defa “Yâ Erhamerrâhimin” diye tekrarlattırırdı.

Öksüz Hocamızın dilinde faydalı dualar hiç eksik olmazdı ki..

O, Abdulkadir Geylâni hazretlerinin “Akıllı kimse ölümü düşünen ve kaderin getirdiğine razı olandır..” sözüne kulak vererek Buhârî’den şu güzel Hadis-i Şerifi hatırlatıyor:

“Kişiyi ölürken üç şey uğurlar; Sevdikleri, malı ve yaptıkları. İlk ikisi geri döner ve o yaptıkları ile baş başa kalır.”

Öksüz Hocamızı son yolculuğuna uğurlarken Kapu Camisini ve avlusunu binlerce Sevenleri doldurmadı mı… Tabutu, yâni sal’ı da “malı” sayalım. Üçler Kabristanı’na, aslımız olan o kara toprağa defnedildikten sonra sevdikleri ve malı geri dönmedi mi?.. Hocamız, en sonunda yaptıklarıyla baş başa kaldı…

Öksüz Hocamız; “Amel defterinde çok sayıda İstiğfar bulunan kimseye müjdeler olsun.” diyerek bu dünyadan ayrıldı. Hocamız, geride öyle bir Öksüz ailesi bıraktı ki… Onlar Konya’ya gelen muhacirlere ensar oldular… Konya’nın yetim ve öksüzleri ile muhtaçlarına kol kanat gerdiler. Yardımseverlikte yarıştılar, yarışıyorlar, yarışacaklar da.. Bu dünyada kazanılan paralar, varlıklar, mal ve mülkler birer emanettir. Emaneti sahibine hakkıyla iade edenlere ne mutlu!

Öksüz Hoca; “Müslüman, dilinden ve elinden Müslümanların güven içinde olduğu kimsedir” Hadis-i Şerifi mucibince; Konya’nın ve Konyalılar ile sevenlerinin kendisinden hem dilinden hem elinden emin olduğu manevi büyüklerimizden birisiydi.

Mekânı cennet olsun. Öksüz ailesine taziyelerimi sunuyor ve Konya surlarında açılan gedikleri kapatacak esvabda âlimler, mütefekkirler, mutasavvıflar, dervişler, Alp’ler ve Eren’ler yetiştirmeleri için Allah’dan, onların ruhlarına “nefsin vahidetin” buyurarak cenneti ayakları altına serdiği ANA’ları bizlere lütfetmesini diliyorum.

AZİZİM DİYOR Kİ…

Merhamet, sevgi ve aşk peygamberi Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz’in yeryüzünü şereflendirdikleri şu kutlu günde, Mekke’yi fethedecekleri vakit “Bugün merhamet günüdür, bugün barış günüdür” diye haykırdığı gibi kin ve nefret tohumlarının ekildiği şu geçici dünyada; Mekke’de sevgi ve barış tohumları eken Peygamber Efendimiz’in merhametine sığınıyor ve Mevlid Kandilinizi kutluyorum.

 

Bu makale toplam 1509 defa okunmuştur
Makaleyi Paylaş :
LÜTFİ AYHAN / 2015.12.23  12:02:38
Allah razı olsun hocam. Alimler olmasa dinle ve tarihle köprülerimiz kopardı. Bir alimi vefatından sonra ardından anmak büyük bir vefa örneği. Teşekkürler.
Yazarın Diğer Yazıları
Yazarın Tüm Yazıları

YAZARLAR
HAVA DURUMU

NAMAZ VAKİTLERİ


EN ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK
ANKET
Yeni Arayüzümüzü Beğendiniz mi ?
Evet
Hayır
  
FOTO GALERİ
VİDEOLAR
Copyright © Doğruses - Konya haberleri   |
|
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım : Genç Online Türkiye'nin En iyi 1 oyunlar1 sitesi