namikceyhan@hotmail.com

Sayın Başbakanımızın özellikle sivil toplum örgütlerinden istediği “Sokağa Çıkın” kampanyasını başından sonuna destekliyorum.

Zaten bu işin özü son aylarda yaşanan terör hadiseleri nedeniyle toplumda yaratılmak istenen o korku hissi ve insanımızın sokağa çıkmaktan korkması. Bu iş tam da terör örgütlerinin istediği şeydir ki biz buna izin vermeyiz.

Bakmayın siz bazı aklı evvellerin dediği “Terörle yaşamaya alışmak lazım”  safsatalarına.

Hayır alışmadık. Alışmakta istemiyoruz. Korkmadım ve korkmayacağız. Sokağa hep çıkıyorum ve çıkacağız. Hayatımızın normal devam ediyoruz.

Ama ben , her yeni gün yeni bir şehit haberi duymak istemiyorum. Her yeni bir haftada en merkezi şehirlerde, en işlek caddelerden patlama,  ölüm ve yaralama haberleri duymak istemiyorum. Bu tür haberleri kanıksamak ve alışmak istemiyorum.

“Bu millet ne badireler atlattı, bunu da atlatır. Kökünü kazıyacağız, inlerine gireceğiz. Sabrımızı taşırmasınlar. Bizi test etmesinler.” Gibi cümleleri her akşam televizyonlardan artık duymak istemiyorum.

Çözüm istiyorum. Sonuç istiyorum. Huzur istiyorum. Sokakta güvenle yürümek istiyorum.

İnanıyorum ki milletin azim ve kararlılığı bu sorunu da çözecektir.

Bizler inadına hayatımıza devam edeceğiz. Israrla barış diyeceğiz. Korkmadığımızı ve korkmayacağımızı, alışmadığımızı ve alışmak istemediğimizi herkese haykıracağız. Her an her ortamda dikkatli olacağız ama hayata daha sıkı sarılıp “Durmak yok yola devam” diyeceğiz.

Tek devlet tek bayrak tek millet olmanın gereği olarak birbirimize daha sıkı sarılacağız. Milli birlik ve beraberliğimizi her ortamda göstereceğiz.

Ancak bu süreçte bizim için canını veren aziz şehitlerimizin anısına daha da saygılı olacağız.

Televizyonlarda vur patlasın çal oynasın türü magazin programlarının devam etmesine; bol müzik ve oyun havalı eğlenceli programlara; kimin eli kimin cebinde belli olmayan dizi filmlere alışmak istemediğimizi hep söyleyeceğiz.

Her yeri kan, gözyaşı dolu haberlere ve şiddet içeren görüntülere alışmadığımızı, alışmak istemediğimizi haykıracağız. Onlara dur diyeceğiz.

Maaşını aldığı, suyunu içtiği, elektriğini kullandığı, meclisine girdiği devletinin güvenlik güçlerine silah çeken, sivil asker ayırmadan şehirlere bomba koyan terör örgütlerine arka çıkan partilere,

Özgürlük adı altında her şeye laf yetiştiren, ekmeğini yediği vatanına ihanet eden, milletini küçümseyen basın mensuplarına,

Cumhurbaşkanına diktatör, inananlara gerici, doğru olduğunu bilse dahi sırf iktidar yaptı diye her şeye hayır diye karşı çıkan muhalefete,

Kamu yararına üretilen doğru bir projeye, öneriye, sırf muhalefetten geldi diye umursamayan iktidara da alışmak istemiyorum.

Artık “Durun yapmayın, gün didişme zamanı değil birlik ve beraber olma zamanıdır” demek istiyorum.

Ülkemizin milli birlik ve beraberliğine göz diken yurtdışındaki ve yurt içindeki hainlerin yüzlerine hep beraber tükürmek ve haykırmak istiyorum:

Ne yaparsanız yapın “Ya istiklal Ya ölüm” ü kendine şiar edinmiş bir milletin evlatlar olarak, bugün verdiğimiz yeniden var olma- Kurtuluş- savaşını Allah’ın izniyle kazanacağız.

Bizler kimseden korkmuyoruz ve korkmayacağız. Teröre de alışmayacağız. Terörü her ortamda lanetleyip, kökünü kazıyıp, refah içinde kalkınan milletler safında yer alacağız. İnşaAllah.

ÇEVRECİ SÖZÜ:  Rabbim, korktuğumuzdan emin. Umduğumuza nail eylesin inşaAllah.