Müslüman, Mekân ve Çevre temizliği, Cuma temizliği, Kış temizliği, Yaz temizliği, Bayram temizliği ve Ramazan temizliği adı altında hep temiz, hep temiz, hep temizdir.
İslâm Dini, bizlere sağlığın büyük bir nimet olduğunu bildirmiştir, bildirmekle kalmamış yüklediği vazifelerle sıhhat kazandırıcı ve koruyucu bütün tedbirleri günlük faaliyet programı içine almıştır. Dinimiz, bu amaçla her şeyin güzel olması için temizliğe önem gösterilmesini emretmiştir.
Dinimiz temizliğe önem vermekle kalmamış, temizlik Peygamberimizin diliyle, İslâm'a imanın değişmez bir gereği olarak görülmüş ve Temizlik imanın yansıdır denmiştir.
Hz. Peygamber “Gücünüz yettiği kadar temizliğe riayet ediniz, Allah İslâm Dini'ni temizlik üzerine kurmuştur, Cennete de ancak temiz olanlar girecektir”. Diyerek vücut, elbise, mekân ve çevre temizliğine dikkat çekmek istemiştir.
Mâide sûresinin 6. âyetinde Rabbimizin emriyle, cünüplük halinde alınması gereken gusül abdesti ve vakit namazları için alınması zarurî olana abdestler vücut temizliğini sağlayacak dini görevlerdir denilmektedir.
Peygamberimizin her hafta vücudumuzu bir defa yıkamamız ve hususiyle Cuma namazlarına gelirken boy abdesti almamız hususundaki tavsiyeleri de vücut temizliğine yöneltici öğütlerdir.
Tabiî ki sadece vücut’umuzun temizliği yeterli değildir Dinimiz, diş sağlığı üzerinde de ehemmiyetle durmuştur. Hazreti peygamber bu konuda; Ümmetime ağır geleceği endişesini taşımasaydım her namaz abdestinde dişlerin temizlenmesini emrederdim. Demektedir
Dinimizde saç temizliğine de özel bir önem verilmiştir. Müslüman için, Her kimin saçı varsa temizleyerek ve tarayarak onu güzelleştirsin denilmektedir.
Hazreti peygamber On şey fıtrattandır demektedir; (Peygamberlerin tatbik ettikleri ve ilahi şeriatlarda yer alan âdetlerdendir.)
Kasık ve koltuk altı kıllarını gidermek, sünnet olmak, tırnak kesmek, bıyıkları kırpmak, misvak kullanmak, burun temizlemek, sakalın bir tutamdan fazlasını almak, yemeklerden önce ve sonra elleri, bilhassa parmak boğumlarım yıkamak, küçük abdestte kurulanmak, büyük abdestte su ile temizlenmek.
Ayrıca Peygamberimiz yemekten önce ve sonra elleri yıkamak yemeğin bereketidir buyurarak, yiyeceğimiz maddelere temiz elle tutulmasını da emretmiştir.
Peygamberimiz, hastalık yapıcı mikropların gıda maddeleriyle alınmasını engelleyici diğer mühim bir emirleriyle de, yemek yerken, su içerken sağ elimizi kullanmamızı, taharet için su kullanırken de sol elimizi kullanmamızı emir buyurmuşlardır.
Mü'minlerin temiz elbise giymeleri de Kur'ân'ımızın ve Peygamberimizin emirleri arasındadır.
Peygamberimiz de bu mevzuda şöyle buyurmuşlardır: Elbiselerinizi güzelleştiriniz ki insanlar arasında bir benek gibi olasınız.
Bir defasında kirli elbiseli bir zatı görünce, Peygamberimiz: Bu adam elbiselerini yıkayacak bir şey bulamamış mı? Buyurarak Müslüman”a kirli elbisenin yakışmadığını anlatmıştır
Mekân ve çevre temizliği Müslümanların bulundukları evleri ve iş yerlerini tüm çevreyi temiz tutmaları da kesinlikle emredilmiştir. Cuma temizliği, Kış temizliği, Yaz temizliği, Bayram temizliği ve Ramazan temizliği hep bu temizlik anlayışının sonucudur.
Yine Hazreti Peygamber; Allah güzeldir, güzeli sever. Temizdir, temizi sever. İkram edicidir, ikram edilmesini sever. Cömerttir, cömertliği sever. Evlerinizi, işyerlerinizi ve çevrenizi temiz tutunuz. Sizden olmayanlara benzemeyin diyerek bize yol göstermektedir.
Ayrıca yine Peygamberimizin diliyle; yolların, caddelerin, gölgeliklerin temiz tutulması, kirletilmemesi, insanlara zararı muhtemel olan tükürük ve balgam çıkarılmaması da bize emrolunmuş tur.
Peygamberimiz yollara ve dinlenme yerlerine abdest bozmanın Allah'ın azabına uğratacak bir günah olduğunu özellikle açıklamış, durgun sulara abdest bozulmasını da yasaklamıştır.
Mekân temizliği ile ilgili olarak sunulan hâdis”ler, evlerin, işyerlerinin, caddelerin ve sokakların temiz tutulması lüzumunu öğretmektedir.
Bu dinî ölçüler halk sağlığım tehdit eden lâğımları açıkta bırakmanın haramlığını da açıklamaktadır.
Vücut, elbise ve yer temizliği ile alâkalı emirleri ve yasakları ile temizliği bir iman umdesi haline getiren dinimiz, Müslümanları temiz bir yaşayışa ve sağlıklı bir hayata yöneltmiştir.
Bu kadar temizliğe dikkat eden bir dinin mensupları da çok yaşar az hasta olurlardı, Geçmiş tarihimizde bizim insanlarımızın arasında ki tehlikeli iç hastalıkları hiç görülmezdi, çünkü bizim insanımız yemek yerken çok dikkatliydi ve hamam kültüründen dolayı hep temizdi.
Bizim insanımızın en temiz olduğu yerlerin başında mutfakları gelirdi. Sofradan kalkılır kalkılmaz önümüze ibrik le sıcak su getirilir ve mutlaka ellerle ağızlar yıkanırdı.
Bizim ecdadımız yiyeceklerinin kaliteli olmasına dikkat eder az yemek yer her şeyden yemezlerdi, sabah namazı şafak sökerken ellerini yüzlerini ayaklarını yıkayarak güne başlarlardı, sonra hafif bir kahvaltı, öğlen birkaç yemiş yedikten sonra, ikindi vakti hafif bir yemek, akşam sekiz buçukta da akşam yemeği yenmiş olurdu.
Osmanlı sarayında Harem dairesi kadar temiz yer düşünülemezdi erkek ve kadınların ayakkabı ile içeri girdiği tarihimizde görülmemiştir. Çünkü inançları temiz olmayı emretmektedir.
Yazımı herkesinde bildiği yaşanan bir olayla yazımı tamamlamak istiyorum. Peygamberimiz Rum imparatoru Heraklius ile mektuplaşırdı. Birbirlerine elçilerle hediyeler gönderirlerdi. Bir defasında gelen hediyeler içinde birde doktor vardı. Doktor Peygamberimizin huzuruna çıktıktan sonra, “Efendim İmparator hazretleri beni, size hizmet için gönderdi. Hastalarınıza ücret almadan bakacağım” dedi. Peygamberimiz emir buyurdular Doktora bir ev verildi her gün yemeklerin içeceklerin en güzelini ikram ettiler. Günler geçti Hiçbir Müslüman doktora gelmedi Doktor utanıp Hazreti peygamberin huzuruna çıktı “Efendim ben buraya hizmet için geldim şimdiye kadar bir hasta bile gelmedi hep boş oturdum yedim içtim rahat ettim Artık gideyim” diye izin istedi Peygamber efendimiz “Sen bilirsin. Eğer daha kalırsan misafire hizmet etmek bizim vazifemizdir. Gidersen de uğurlar olsun. Yalnız şunu bil ki, burada senelerce kalsan da sana kimse gelmez çünkü benim kulum hasta olmaz! Çünkü benim kulum temizliğe çok dikkat eder. Acıkmadıkça yemez ve sofradan, doymadan önce kalkar” buyurdu.
Çünkü Mekân ve çevre temizliği Müslümanların bulundukları evleri ve iş yerlerini tüm çevreyi temiz tutmaları da kesinlikle emredilmiştir. Müslüman Cuma temizliği, Kış temizliği, Yaz temizliği, Bayram temizliği ve Ramazan temizliği adı altında hep temiz hep temiz hep temizdir.