Halep neredeyse Konya burada. Halep ile Konya arasında o kadar uzun mesafe yoktur. Türkmen Dağı ile Türkiye arasında çok az bir mesafe olduğu gibi.
Halep düşerse Konya düşer! Suriye'ye düşerse Türk- İslam Birliği büyük tehlike altına girer. Bayırbucak Türkmenleri Selçuklu'nun torunlarıdır. Selçuklu'nun torunları, Türkmen Dağında diğer Çeçen mücahitlerle birlikte o bölgeleri aslanlar gibi koruyorlar. Merak etmeyin o bölgede katliam falan yok. Türkiye tedbirini aldı. Şimdiye kadar çok mücahit şehit oldu. Türkmenlere yardım götüren TIRLAR durdurulmadan önce; Konya'da BAYIRBUCAK Türkmenlerine yardım toplamak için 2-3 arkadaşla birlikte esnaf esnaf gezerek 4-5 tır dolusu giyecek ve gıdalardan oluşan yardımlar o kardeşlerimize ulaştırılması sağlanmıştı. Bunun yanında başka malzemeler de gönderilmişti. Konya 1994’de nasıl Bosna’ya yardım ettiyse, BAYIRBUCAK Türkmenlerine de yardımda hiç kusur etmemiştir. Bundan böyle sınırlarındaki sıcak gelişmelere seyirci kalacak kadar kendi içine kapanmış bir Türkiye yok artık. Ok yaydan fırlamıştır artık. Türkmen kardeşlerimiz Konya'da dernek kurarak yardımda kusur etmiyorlar ve yardımsever Konya halkının yardımlarını Türkmen Dağında aslanlar gibi çarpışan kardeşlerine ulaştırıyorlar.
Rus ve İran destekli Suriye harekâtına rağmen Türkmen Dağı düşmeyecek. Biz inanıyoruz ki zafer, süngünün ucunda inananların olacaktır. İnanan nice az kuvvetler güçlü orduları yenmişlerdir.
Türkiye, havada sirtaki yapan bir Rus Ayısının postunu deldi diye üzülen ve şehit kanlarıyla yoğrulmuş aziz şüheda kokan topraklarımızdaki namusumuza göz diken vatan hainlerini, sosyal medyada en azından zihniyet olarak teşhis ettikten sonra onları gerçek vatanlarına göndermek gerekir diye düşünüyorum.
Başta Türkiye olmak üzere Konya'yı bile ezeli düşmanımız olan Rus Ayısına, sosyal medyada “Putin bak beni dinle. AKP’ye en yakın iller; Konya, Kayseri, Antep, Urfa, Adıyaman, Kilis yanlış yapmayasın J” şeklinde hedef gösteren vatan hainlerini gerçek vatanlarına göndermek gerekiyor.
ALLAH'A ŞÜKÜR
Müthiş bir bel ağrısıyla geçtiğimiz hafta Çarşamba gününden Cuma gününe kadar Merkez ve Yazır’daki Numune Hastanesi’nin Üroloji, Dahiliye, KBB, Göz, Fizik Tedavi ve Kardiyoloji derken 4-5 seneden beri görmediğim ve kapısından girmediğim hastaneleri dolaşmış oldum.
Rabb’imin “Şafi” sıfatıyla Yüce Mevlâ'dan şifa ararken çıkan raporlarda herhangi bir zorluğa rastlanmazken boğaz enfeksiyonu ve üşütmeden mütevellit bel ağrısına razı olduk. Öbür taraftan gelen elçileri hoş karşılamaya gayret ettik. Bu zaman zarfında geçmiş olsun dileklerini esirgemeyen ve şifa temennilerinde bulunan akraba, arkadaş, dost ve kardeşlerime teşekkürü bir borç bilirim.
Sağlık, sıhhat ve afiyetle kalınız efendim.
AZİZİM DİYOR Kİ…
Göz ameliyatımı gerçekleştiren Dr. Aydın Beyatlı’ya hasseten teşekkür ederim. Epeydir gözle ilgili bu kadar hassas bir muayeneden geçmemiştim. Kerkük ve Musul’dan gelen hasta dostlarına, Suriye’deki Türkmenlere elinden gelen yardımı esirgemeyen göz mütehassısı Aydın Bey’in bir diğer hususiyetinin de “gönül mütehassısı” olduğunu tavır, davranış ve konuşmalarından öğrendim.
Arapça, Farsça ve Türkçeye olan hâkimiyetlerinin yanında hastalarının gönül dilinden de anlıyor olmaları karşısında Allah’tan tek dileğim ise, böyle hekimlerimizin sayılarının artmasıdır.
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım :
Genç Online Türkiye'nin En iyi 1
oyunlar1 sitesi