1992 yılında memurların sendikal haklardan yararlanması için yapılan eğitim iş kolundaki faaliyetlere, o zaman öğretmen olarak bir grubun üyesi sıfatıyla destek veren Prof.Dr.Necati Cemaloğlu, çok saygı duyduğu hocalarından birisinin ‘’Psikolojik Sözleşme’’yi ihlal ettiği tepkisiyle karşılaşır.
Hocasının gerekçesine göre Cemaloğlu, öğretmen olmadan önce devletle yaptığı sözleşmede sendikal faaliyetlerde bulunma hakkı yoktu ve bu hakkın olmadığını bile bile öğretmen olmayı kabul etmişti.(Yönetimin PIN Kodu sf.75) Sayın Cemaloğlu hocasına, demokratik hakkın da yasalar çerçevesinde meşru olduğunu söylemiş olsa da biz, hocasını ikna edebildiği kanaatine varamadık; çünkü fikir alışverişinin nasıl sonuçlandığı hakkında kesin bir hüküm cümlesi yok.
Necati Hoca’nın demokratik hakkın da yasal olduğu vurgusuna rağmen psikolojik sözleşmede ki ısrarından hocasının, kutsal devlet anlayışıyla mücehhez birisi olduğu anlaşılıyor.
Cemaloğlu’nun, hocasına saygısızlık yapmasını tabi ki istemeyiz ama 1965 yılında memurlara verilen sendikal hakları, 1971 yılında geri alan iradenin Psikolojik Sözleşme adına bir sorumluluğu neden yoktu acaba gibi basit bir soru yöneltmiş olsaydı bunu da saygısızlık olarak değerlendirmezdi sanırım diye düşünmeden edemiyoruz. Taraflardan birinin ciddiye almadığı psikolojik bir sözleşme neyi ifade eder? Sendikacıların muhatabı devlet olduğuna göre şöyle soramaz mıyız? Psikolojik sözleşme neden devleti hiç bağlamaz da, hep onun gerçek sahibi olan toplum, kamu oyu yararı gibi ucu açık bir tehdit sopasıyla Psikolojik Sözleşmenin tek sorumlu öznesi gibi vebal altına sokulur? Zamanında bazı yasa koyucuların kendi çıkarlarını korumak için yasa çıkarıp devleti maske olarak kullandıklarının onlarca örnekleri varken, memurların sendika kurmasında Psikolojik Sözleşme hatası aramada ki samimiyet, sorunlu olmasa da bize çok güçlü görünmüyor. Darbe yaparken bile yüzü kızarmadan demokratik devlet(!) dersi verenleri görmemiş gibi devleti uzaydan gelmiş canlılar örgütü olarak anlamanın alemi yok.
‘’Dere kenarında bir keçi kaybolsa sorar onu adli İlahi’’ diyen bir adaletiniz; inancının başörtüsü yüzünden 28 şubatlarda yerde süründürülen üniversiteli kız öğrencilerin onurunu koruyacak ve PKK/HDP nin meclisteki uzantılarına devletin kasasından maaş ödenmesi nedeniyle şehit bedduası almayacak bir yönetiminiz; sırf Ak Partiye nefretinden dolayı üst düzey bir Ak Partili bürokratın eşine ‘’aç köpek’’ diyen şahsa, bu ifadenin suç olmadığı gerekçesiyle ceza teklifinde bulunmayan hakimin elinden bu yargıyı kurtaracak bir devletiniz; ’’bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş ,bir insanı dirilten de bütün insanlığı diriltmiş gibidir’’ diyecek kadar insan hayatını ve haysiyetini yücelten bir eğitim sisteminiz varsa ‘’Psikolojik Sözleşme’’nin pin kodu çözülmüştür zaten aramanıza gerek yok. Selamlar.
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım :
Genç Online Türkiye'nin En iyi 1
oyunlar1 sitesi