Bugün; 26 Nisan 2024, Cuma
Kazım Öztürk
Metni küçült
Kazım Öztürk
ÖZTÜRKÇE
İmam Hatip Liseleri (2)
Tarih : 2020.10.22  21:27:34

Siyasal gelişmelere paralel olarak İHL’de birtakım gelişmeler olmuştur. CHP+MSP koalisyon hükümeti döneminde bir taraftan yeni iHL’ler açılırken diğer yandan İmam Hatip Ortaokullarının seçmeli dersleri arasına Kur’an-ı Kerim ve Arapça gibi dersler de konulmuştur. Bu gelişme ile İmam Hatip Okulları 3+4=7 yıllık bir okul haline dönüştürülerek yeniden bütünleştirilmiştir. Bu değişim orta kısımlara olan teveccühü yeniden arttırmış, öğrenci sayısı her geçen yıl katlanarak artmıştır. Demirel’in kurduğu koalisyon hükümeti döneminde 150 İHL öğretime açılmış ve toplam sayı 251’i bulmuştur. Daha sonra yine Süleyman Demirel tarafından 1979’da kurulan azınlık hükümeti döneminde 36 yeni İHL daha açılmıştır. Böylece 1951’den 1980’e kadar açılan toplam İHL sayısı 374’ü bulmuştur.

Bu gibi gelişmeler neticesinde İHL’ye 1977-1978 yıllarında rekor bir yöneliş olmuştur. 1973-1974 eğitim öğretim yılından itibaren 5 sene içerisinde öğrenci sayısında %904,5luk bir artış gözlenmiştir. Bu artışın önemli sebeplerinden birisi de orta öğretim seviyesinde İmam Hatip Okullarının, yüksek öğretim seviyesinde İslam Enstitülerinin güvenli bir ortama sahip olmasıydı. Zira o dönemlerde anarşi ve terör diğer öğretim kurumlarında çokça yaygındı. Anarşi ve terörün girmediği, velilerin çocuklarını müsterih biçimde gönderdikleri yegâne eğitim kurumları İmam Hatip Okullarıydı.

İHL’nin imam, müezzin, müftü gibi muhtelif din hizmetlerini ifa etmek üzere eleman yetiştirmek amacıyla kurulduğu göz önüne alındığında kızlar bu okula bir şekilde alınmamıştı. İHL 1960’a kadar sadece erkeklerin öğrenim gördükleri kurumlardı. Veliler kız çocuklarının hem lise seviyesinde tahsil yapmalarını hem de dini eğitimlerini almalarını sağlamak istiyorlardı. O tarihte ilk kez Yozgat İHL’ye kız öğrenci kaydı yapılmıştır. Bu mevcut tabuları yıktı ve İHL’lerdeki kız öğrenci sayısı giderek arttı. Daha sonra bir İHL’de sadece erkeklerin okuyabileceğine dair bir program çıkmışsa da bir velinin Danıştay’a başvurması neticesinde bu iptal edilmiştir. Kızların mezun olduklarında imam olamayacakları söylenmiş bu yüzden İHL’de okumalarına yönelik çeşitli tartışmalar yapılmıştı. İmam olamadılar; fakat mezunların bir kısmı İlahiyat Fakültelerinde dini yüksek tahsil de yaparak Kuran Kursu öğreticisi oldu. Bir kısmı Diyanette vaize oldu, diğerleri de imam Hatip Liselerinde meslek dersi öğretmenliği, ilköğretim ve ortaöğretimde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği görevi üstlendiler.

1980 darbesinin ardından İHL açılması durdurulmuş, ancak mevcut sayıda azaltma yoluna da gidilmemiştir. 1983 yılında hükümet Turgut Özal’la birlikte yeniden sivillerin eline geçmiş, fakat yeni İHL açılmamıştır. Sebep olarak askerin gölgesinin hala hükümetin üzerinde oluşu gösterilebilir. İHL sayılarının arttırılamamasına bir çözüm olarak mevcut liselere yan şube açılarak genişleme yoluna gidilmiştir. Bu şekilde gelişme ve genişleme ile İHL şubelerinin 1990’larda sayısı yüzleri bulmuştur. 1991-1992 öğretim yılında bir ara kredili sisteme geçilmiş ancak 4 yıl sonra tekrar kaldırılarak sınıf geçme sistemine dönülmüştür.

Turgut Özal’ın kurduğu ilk hükümet döneminde ilk kez Anadolu İmam Hatip Lisesi (AİHL) açılmıştır. Bunlar Almanya’daki işçilerimizin çocuklarının Türkiye’ye getirilip buralarda yetiştirildikten sonra geldikleri yere din görevlisi olarak gönderilmesini sağlamak amacıyla kurulmuştu. İlk defa 1985’te Beykoz AİHL açılmış, 1990’da Kartal İlçesindeki yerine taşınmış ve adı Kartal AİHL olmuştur. Mezunlarının Türkiye derecesi yapması ilginin bu okullara yönelmesini sağlamıştır. Kuruluş amacının tersine ilk yıllar Almanya’dan öğrenci gelse de sonraki yıllarda öğrenci gelmez olmuş ve tamamen yurt içinden sınavla kazanıp kayıt yaptıran öğrencilerle eğitime devam edilmiştir. 2000 yılına kadar açılan AİHL sayısı bağımsız 7, bağlı müdürlük halinde 100 olarak toplamda 107 AİHL mevcuttu.

AİHL 3 kısımdan oluşuyordu; hazırlık kısmı, orta kısmı, lise kısmı. Hazırlık sınıfında ders programı yabancı dil ağırlıklı olmak üzere Türkçe, Kur’an’ı Kerim, beden eğitimi gibi dersler de mevcuttu. Orta kısım ve lise kısmın müfredatı bazı derslerin saat açısından farklılık göstermesi dışında klasik İHL ile aynıydı. AİHL’de yabancı dil klasik İHL’ye göre 8 saat daha fazla idi. 28 Şubat 1997 sürecine kadar İHL sayısıyla beraber halkın teveccühü artmaya devam etmiştir.  

28 ŞUBAT SÜRECİ VE İMAM HATİP LİSELERİ

Toplumun bazı kesimlerine göre İHL mezunlarının kendi alanları dışında yüksekokul ve fakültelere gitmeleri Cumhuriyet rejimi ve laiklik açısından sakıncalı idi. Bunlar İHL mezunlarının başka alanlara yönelmelerini devleti ele geçirme planı olarak nitelemişlerdir. Bu tartışmaların yoğun olduğu bir dönemde Haziran 1996’da Necmeddin Erbakan başkanlığında 54. Hükümet kurulmuştur. Türkiye yeni bir döneme girerken tartışmalar daha da şiddetlendi. 28 Şubat 1997 tarihinde toplanan Milli Güvenlik Kurulunda alınarak kamuoyuna açıklanan kararlar Erbakan Hükümetini sarstı. Sonradan 28 Şubat süreci olarak anılacak toplantıda irtica ile ilgili ortaya konulan görüşler yıllarca tartışma konusu oldu. İlk kuruluşundan beri İmam Hatip Liselerinde, 27 Mayıs 1960 askeri darbesi, 12 Mart 1971 muhtırası ve 12 Eylül 1980 askeri darbesi neticesinde görülen kısa süreli duraklama ve gerileme dönemleri hariç, fasılasız devam eden pozitif gelişmeler bu kararla negatif gelişme sürecine girdi. Peki, neden böyle olmuştu? Bazı kesimlerce bu okulların varlığı bir türlü benimsenememiş, sürekli aleyhte propaganda yapılmışken yine bunlar yetkili kurum ve kişileri bu okullara karşı aleyhte şartlandırdılar. Ve bu kurumların kapanması için çeşitli yöntemler icat ettiler.

28 Şubat 1997 sürecinde alınan iki karar İHL’yi olumsuz yönde etkilemiştir. Bunlardan birincisi 8 yıllık kesintisiz eğitim, ikincisi ise mezunların kendi alanları dışında üniversiteye girmesinin engellenmesidir. 18 Ağustos 1997 tarihinde yürürlüğe giren yasayla diğer okullarda ve bilhassa İHL’de yaşananları şöyle maddeleştirebiliriz;

  • · O yıllarda müstakil ortaokul olarak eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdüren okullarla bazı mesleki ve teknik okulların bünyesindeki orta kısımları ve İHL’nin orta kısımları kapatılmıştır. Yani bu kanunla bütün meslek liseleri çok ciddi darbe yemiştir.
  • · MEB Talim ve Terbiye kurulunun kararı ile 1+3=4 yıllık bir lise haline dönüştürülmüştür.
  • · Milli Eğitim Bakanlığınca İHL’nin orta 2. ve 3. sınıfına geçmiş bulunan öğrencilerine öğrenimlerini bu okullarda tamamlama zorunluluğu getirildi. Özellikle lise kısmında öğrenim gören öğrencilerin sırf üniversitelere girişlerini engellemek için başka liselere geçişleri kesin kararlarla engellendi.
  • · İHL’ye Arapça öğretmeni olarak İlahiyat mezunlarını değil artık Dil-Tarih ve Coğrafya Fakülteleri ile Fen-Edebiyat Fakültelerinin Arap Dili ve Edebiyatı mezunları görevlendirilmeye başlanmıştır.
  • · 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimin yürürlüğe girmesiyle önceki yıllarda kayıt yaptıramam korkusuyla yorgan battaniye sabahlayan veliler haber konusu olurken, bu uygulamayla birlikte yeni kayıtlarda büyük düşüş gözlendi ve hatta bazı imam hatipler öğrenci bulamaz hale geldi.

İHL mezunlarının üniversiteye girişinin engellenmesi için başvurulan ikinci bir yöntem de katsayı uygulaması olmuştu. 8 yıllık zorunlu eğitim kararıyla sarsılan İHL, en büyük darbeyi 1998 yılında YÖK ve ÖSYM’ce belirlenen bir kararla almıştır. Bu, Lise mezunlarının orta öğretim başarı puanları belirlenirken 0.5 ile meslek lisesi mezunlarının puanlarının hesaplanmasında 0.2 ile çarpılması kararıydı. Bu karar meslek lisesi mezunlarının diğerleriyle arasında yaklaşık 30 puanlık bir fark oluşturdu.

İşte bu karar ve uygulama ile bütün mesleki ve teknik liselerle birlikte özellikle İHL’nin önü kesilmiş oldu. Bu uygulamanın sonucu olarak 1999-2000 öğretim yılı içinde ÖSYM’ce yapılan Yabancı Diller sonuçlarına göre 100 sorudan 99’unu cevaplayan İHL mezunu öğrenciler uygulamaya konulan yeni sistemin azizliğine uğrayarak istedikleri bölümlere giremediler.

Bülent Ecevit’in beşinci defa kurduğu hükümet döneminde YÖK tarafından alınan bir kararla meslek lisesi mezunlarının önündeki engel biraz daha yükseltilmiştir. 2003 yılı üniversitelere giriş sınavında Ortaöğretim Başarı Puanı (OBP) belirlenmesinde genel lise öğrencilerinin puanları 0.8, meslek liseleri mezunlarının 0.3 ile çarpımı esas alındı. Bu uygulama ile arada 50 puanlık bir fark meydana getirildi. Netice olarak o yıl yapılan 1,5 milyon öğrencinin katıldığı üniversiteye giriş sınavında AİHL mezunu bir öğrenci Türkiye 21.si olduğu halde istediği bölüme girememiştir. Bu yüzden evvelce 601.000 olan öğrenci sayısı 28 Şubat sürecinde 65.000’e kadar düşmüştür.

3 Kasım 2002 tarihinde yapılan genel seçimlerde kendisi de bir İHL mezunu olan Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kurulan AKP hükümeti göreve geldi. Kurulan bu ilk hükümet döneminde İHL yönelik bir girişim olmamıştır. 22 Temmuz 2007’de yapılan genel seçim sonrası AKP tekrar iktidar olmuş; Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 60. Hükümet kurulmuştur. Bu hükümet döneminde 37 yeni İHL açılmıştır. Katsayı uygulamasının kaldırılmasına yönelik girişimler olmuştur. Eski yıllarda uygulanan sayısal, sözel, eşit ağırlık gibi alanlar kaldırılmış, bu şekilde meslek liselerinin alanları dışında tercih yaptıklarında puanlarının kırılmasının önüne geçilmek istenmişti. 21 Temmuz 2009 tarihinde katsayı uygulamasının kaldırıldığı resmen açıklanmıştı. Ancak İstanbul Barosu kararın iptali için Danıştay’a başvurdu. Karar iptal edilince YÖK aradaki katsayı farkını azaltmaya yönelik bir uygulama kararı aldı. Bu karara göre üniversite adayları alanlarına yönelik tercihlerinde puanları 0.15, alan dışı tercihlerinde 0.13 ile çarpılacaktı. Bu düzenleme ile meslek lisesi çıkışlı öğrenciler yıllar sonra kendi alanları dışında tercih yapma imkânı bulmuştu. 2011 yılında yapılan sınavda İHL mezunları aradaki puan farkını kapatarak üniversitelerin çeşitli bölümlerine yerleşmeyi başardılar.

1 Aralık 2011 tarihinde Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer yeni bir karar alındığını açıkladı ve bu son uygulanan puan sisteminin de kaldırılarak artık herkesin puanının 0.12 ile çarpılma yoluna gidileceğini belirtti. Bu kararlara göre artık 1980 ve 1990’lı yıllarda olduğu gibi bütün okulların mezunları eşit şartlarda üniversite sınavlarına girebilecekler.

Günümüzde uygulanan İHL müfredatına bakıldığında derslerin ortak dersler ve meslek dersleri adı altında toplandığı görülmektedir. Ortak dersler adı altında matematik, fizik, kimya, biyoloji, edebiyat, dil ve anlatım gibi dersler verilirken meslek dersleri adı altında tefsir, hitabet, fıkıh, siyer gibi dini içerikleri dersler okutulmaktadır.

İMAM HATİP ORTAOKULLARININ YENİDEN AÇILMASI

28 Şubat sürecinde millete rağmen çıkarılan 8 yıllık kesintisiz eğitim yasasıyla birlikte kapatılan İmam Hatip orta kısmı kamuoyunda 4+4+4 kademeli eğitim yasası olarak bilinen 30 Mart 2012 tarihli 6287 sayılı “İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”la birlikte yeniden açılarak İmam Hatip Ortaokulu statüsü kazandı. Anılan yasa dört yıllık ortaokulları normal ortaokullar ve İmam Hatip Ortaokulları olarak iki eşit türe ayırmakta; esnek ve kademeli yapısıyla İmam Hatip Ortaokullarından mezun olanlara istedikleri lise türüne gitme hakkını da vermektedir. İlgili yasa çerçevesinde yapılan düzenlemelerle bundan böyle dördüncü sınıfı bitiren öğrencilere yürüme mesafesinde İmam Hatip Ortaokuluna gidebilme imkânı getirilmiştir.

İmam Hatip Mezunlarının Din Eğitimi ve Öğretimi ile Dini ve Kültürel Hayatımızdaki Yeri:

  • · Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin kahir ekseriyeti İmam Hatip Lisesi kökenlidir ve Başkanlık bu personelle insanlarımıza din hizmeti sunmaktadır.
  • · 2010 yılında öğretime açık 8707 Kur’an Kursunda 9567 hanım, 1153 erkek olmak üzere toplam 10720 öğreticinin tamamına yakını İHL çıkışlı olduğu için ülkemizdeki Kur’an öğretiminin temelinde bu okulların mezunları vardır.
  • · İHL’de yaptırılmakta olan din eğitimi ve öğretimi yine bu okulların mezunlarınca yürütülmektedir.
  • · Örgün din eğitimi ve öğretimi veren okullarda Din Kültürü ve Ahlak bilgisi dersi veren öğretmenlerimizin tamamına yakını İHL mezunudur.
  • · 2011 yılı itibariyle ömrü 60 yılı bulan İHL’nin mezunları dini, kültürel ve ilmi hizmetlerde bulunmuşlar ve değerli eserler ortaya koymuşlardır. Mezunları edebiyatta, sanatta, sporda, siyasette ve bilimde son derece önemli ve kalıcı eserler vermişlerdir. Ferdi olarak ortaya konulan eserlerin yanında, İslam Ansiklopedisi gibi son derece kıymetli, ciddi ve orijinal bir eserin kolektif olarak ortaya konulması da imam hatip neslinin adeta bir şaheseri olmuştur.
  • · İmam Hatiplerin gözle görülmeyen ama belki de en önemli olan başka hizmetleri ise memleketimize yeni fikirlerin gelmesine, yeni bakış açılarının doğmasına sebep olmalarıdır. Onlar sade vatandaştan, devletin en üst kademesindeki yetkililerine kadar herkesi dini, ilmi, milli, eğitimsel, sosyal, kültürel ve siyasi konulara yeni bir gözle bakabilmelerine, olayları ve gelişmeleri farklı bir bakış açısıyla değerlendirebilmelerine sebep olmuşlardır.
  • · Bütün bunların üzerinde İmam Hatipler devlet millet kaynaşmasında önemli rol oynamış, birlik ve beraberliğimizin teminatı haline gelmişlerdir.

İmam Hatip’te!

Altmış iki senesi bir mutlu gündü,

Kur’an’a koşanlara kutlu düğündü,

Yurdun her köşesinden dostlar göründü,

Gönlü yananlar gördük İmam Hatip’te!

 

Hepimiz; köylü, fakir, yoksul canlardı,

Ayakkabımız yoktu, muhtaç anlardı,

Sıcak yemekler pişmez, zor zamanlardı,

Fukara canlar gördük İmam Hatip’te!

 

Harçlığımız paramız gelmezdi köyden,

Himmetler istemedik ağadan beyden,

Haberimiz olmazdı haftadan aydan,

Çetin sınavlar verdik İmam Hatip’te!

 

Dolmuşsuz otobüssüz yaya giderdik,

İmkânlarımız olsa aya giderdik,

Soğuk karlı yolları saya saya giderdik,

Sıcak sobalar sardık İmam Hatip’te!

 

Konya okullarında önde giderdi,

Başarılı olmaktı yegâne derdi,

Edepte irfanda tüm şehre liderdi,

Çokça ödüller serdik İmam Hatip’te!

 

Çok yönlü yetiştirdi hocalar bizi,

Ayırıp kayırmadı hiç birimizi,

Fark ettiler hepsi de değerimizi,

Saygın hocalar gördük İmam Hatip’te!

 

Sabahları sırayla derse girerdik,

Şapkalıydık hepimiz öyle giderdik,

Kravatımız da yoksa veda ederdik,

Hep intizama girdik İmam Hatip’te!

 

Allah’ıma hamdolsun o günler geçti,

Sabreden kullarına kapılar açtı,

Önümüze lütuflar nimetler saçtı,

Güzelliklere erdik İmam Hatip’te! 


Bu makale toplam 840 defa okunmuştur
Makaleyi Paylaş :
Yazarın Diğer Yazıları
Yazarın Tüm Yazıları

YAZARLAR
HAVA DURUMU

NAMAZ VAKİTLERİ


EN ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK
ANKET
Yeni Arayüzümüzü Beğendiniz mi ?
Evet
Hayır
  
FOTO GALERİ
VİDEOLAR
Copyright © Doğruses - Konya haberleri   |
|
Sitemizdeki yazı , resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.
Görsel Tasarım ve Yazılım : Genç Online Türkiye'nin En iyi 1 oyunlar1 sitesi