HİSDER’de konuşan ilâhiyatçı-yazar Hüseyin Kadir Balcı, Balcı, zenginlerin yoksullara bakmak zorunda olduğunu ifade ederek “Bir tarafta ebozite ile mücadele edilirken diğer tarafta kemikleri etine yapışmış aç insanlar var” dedi.
Konuşmasına “Bugünkü coğrafyamızda yaşadığımız olayların sebebi Kur’an’dan uzaklaşmaktır” sözleriyle başlayan Konya Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdür Yardımcısı Hüseyin Kadir Balcı, Mekke’de nazil olan ve 56 âyetten oluşan Müddessir suresinin ilk üç ayetinin “Ey örtünüp bürünen Peygamber! Kalk da uyar! Rabbini büyükle” mealinde olduğunu ve Müddessir’in de “örtüsüne bürünen” anlamına geldiğini söyledi.
Sohbetinde daha çok namazla ilgili hususlar üzerinde duran eğitimci Hüseyin Kadir Balcı, Ebu Cehil’in “Muhammed, Kâbe’de namaz kılarsa gelin haber verin. O namazdayken perçemine ayağı kayıp kafasını ezeyim” şeklindeki sözlerini hatırlatarak dediğini yapmak için gittiğinde, birden geriye çekilmiş ve “üzerine doğru aslanların geldiğini” söylediğini ifade etti. “Peygamberimizin namazı evinde de kılabilirdi. Ama O, her yerde mücadelesini vermiştir. Bizim değerlerimizle alay eden kişilere karşı tavizsiz olmalıyız” diyen Balcı, mümin ile kâfir arasındaki farkı şu sözlerle dile getirdi: “Onlar namaza üşenerek kalkarlar, mü’min ile kâfir arasındaki fark namazdır. Secde et ve Rabbine yakın ol’ denir. Peygamberimiz, kızı Fatıma’ya “Kızım bana güvenerek ibadetini aksatma” demiştir. Gençken yapılan ibadet, peygamberin diğer insanlardan farkı gibidir. Onlar sadece Allah’ı otorite olarak kabul ederler.” Din ile namaz arasındaki ilişkiyi “kafa ile gövde” arasındaki ilişkiye benzeten Balcı, kafa gövdeden ayrıldığında biyolojik olarak o bağın koptuğuna dikkati çekerek “Namaz kılmıyorum ama benim kalbim temiz” sözünün beyhude bir söz olduğuna işaret ederek şu soruyu yöneltti: “Âlimlerin kalbi kirli miydi ki, gece kalkıp namaz kılıyorlardı?”
ZENGİN, FAKİRDEN SORUMLUDUR
Zengin ile fakir arasındaki hususa da değinen Balcı, zenginlerin yoksullara bakmak zorunda olduğunu ifade ederek “Bir tarafta ebozite ile mücadele edilirken diğer tarafta kemikleri etine yapışmış olan insanlar bulunuyor” dedi.
Konya İHL olarak Nijer’de 27 bin liraya üç su kuyusu açtırdıklarını sözlerine ekleyen Balcı, Müslümanların bütün dünyadaki fakirlerden, açlık çeken insanlardan da sorumlu olduğunu ifade ederek “Dünyada 1 milyar aç insan var. 1,3 milyar da obez. Dünyadaki bütün muhtaçlara karşı sorumluluğumuz var. Kâfirin en büyük özelliği miskine karşı sırtını dönmesidir. Zekât ve sadakalarla ömrünüzü bereketli kılın” diye konuştu.
Eskiden olduğu gibi günümüzde de değişik toplantılarda ve ekranlarda Allah’ın âyetleriyle, dinî ve mukaddes değerlerimizle alay edildiğini, hâkir görüldüğünü belirten Balcı, şu hatırlatmada bulundu: “En’am 68’de şöyle buyrulmaktadır: “Âyetlerimiz hakkında ileri geri münasebetsizce konuşulanları gördüğünde, onlardan yüz çevir, orayı terk et. Eğer şeytan, sana bunu yapmayı unutturursa, hatırladıktan sonra hemen ayrıl ve o zâlimler topluluğu ile oturma.”
Nisâ/140’da Allah, kullarını bakın nasıl uyarıyor: “Allah’ın ayetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlarla oturmayın ve orayı terk edin, bunu yapmazsanız onlar gibi olursunuz. Şüphesiz Allah, münafıklar ile kâfirleri cehenneminde bir araya getirecektir.”
Balcı, sohbetine son verirken Peygamber Efendimiz’in “Allah’a ve ahiret gününe inanan hayır konuşsun”, “Sizin cehenneme gitmenize sebep olan iki dudak arası ile iki bacak arasıdır” hadislerini de hatırlatarak kâfirlere asla şefaat edilmeyeceğini, ahirette günahkârlara ancak peygamberlerin, salihlerin ve sıddıkların şefaatçi olacaklarını söyledi.